Bezmi Elestten Çıktık Yola
Bezmi elestten çıktık yola
Yol ki, sahibi Allah olan, müstakim yol
Yolun sahibi aynı zamanda
Yolun kuralarının belirleyicisi
Ve yolun kurallara göre yürüyenlerinin koruyucusu muhafızı.
Sonu Allaha çıksın diye çıkılan bu yolda çetin bir imtihan var.
Ne zaman insanlık bu yoldan çıksa
Rabbül alemin bir elçi ve kurtuluş muştusu vahiyle,
İnsanlığa merhametini tecelli ettirerek
Onları yeniden yola koymak istedi.
İnsan bu, adı nisyan, unutkan,
Yükünün ağırlığının farkına varamayacak kadar cehul,
Allah’ın yer yüzünde misyon yüklediği,
Allah’ın adına yeryüzünün imarıyla memur,
Allah’ın halifesi.
Zaman ki, yer yüzünün kullanım ayarı, ölçüsü.
İmtihan olunan insanın ayarlarına müdahil olamayacağı,
Değiştiremeyeceği ve durduramayacağı süreç.
Eşya ki, imtihanın verilen alınan nesneleri,
Elde tutmaya ya da kaybetmeye dair,
İnsanın kendini karar verebileceğini sandığı
Ama aslında sadece geçici kullanıcısı olduğu,
Dünyaya dair geçici gerçeklikler.
Dünya ki, insanın insana emanet edilerek
Yaşandığı ve yüründüğü
Ahiretin ihtiyaçlarının biriktirildiği,
Ya da kaybedildiği mezra, ekenek.
İnsan ki, hem kendine, hem de hemcinslerine
Ahireti kazandıran ya da kaybettiren mahluk.
İmtihan ki, hem kolay, hem çetin,
Dünya, zaman, insan kavramlarına
Verilen değer ya da değersizleştirme üzerine kurulu
Rabbül aleminin varlık hakikati.
Rabbül alemin ki, varlığın gerçek sebebi,
İnsanın içinden geçtiği sürecin
Gerçek işleticisi, hükmedicisi
Gerçekten varlığına dair
Düşüncelerin olgunlaşmış olması halinde
İnsana dünya denilen mezrayı
İnsan denilen kullar vasıtasıyla
Zaman denilen sürecin içinden geçirerek
Eşya denilen nesnelerin kullanılması vasıtasıyla
Sahili selamet olan cennete erişmenin mümkün olduğu
Gerçeğin ta kendisi yüce yaratan, hükmeden
Egemenliğin gerçek sahibi Allahtır.
Celaleddin Sipahioğlu